SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

LİBAS BAHSİ

<< 2125 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

120 - (2125) حدثنا إسحاق بن إبراهيم وعثمان بن أبي شيبة (واللفظ لإسحاق). أخبرنا جرير عن منصور، عن إبراهيم، عن علقمة، عن عبدالله. قال:

 لعن الله الواشمات والمستوشمات، والنامصات والمتنمصات، والمتفلجات للحسن المغيرات خلق الله. قال فبلغ ذلك امرأة من بني أسد. يقال لها: أم يعقوب. وكانت تقرأ القرآن. فأتته فقالت: ما حديث بلغني عنك؛ أنك لعنت الواشمات والمستوشمات والمتنمصات والمتفلجات للحسن المغيرات خلق الله. فقال عبدالله: وما لي لا ألعن من لعن رسول الله صلى الله عليه وسلم؟ وهو في كتاب الله. فقالت المرأة: لقد قرأت ما بين لوحي المصحف فما وجدته فقال: لئن كنت قرأتيه لقد وجدتيه. قال الله عز وجل: {وما أتاكم الرسول فخذوه وما نهاكم عنه فانتهوا} [59 /الحشر /7]. فقالت المرأة: فإني أرى شيئا من هذا على امرأتك الآن. قال: اذهبي فانظري. قال فدخلت على امرأة عبدالله فلم تر شيئا. فجاءت إليه فقالت: ما رأيت شيئا. فقال: أما لو كان ذلك، لم نجامعها.

 

{120}

Bize İshâk b. İbrahim ile Osman b. Ebî Şeybe rivayet ettiler. Lâfız İshâk'ındır. (Dedilerki): Bize Cerîr, Mansûr'dan, o da İbrahim'den, o da Alkame'den, o da Abdullah'dan naklen haber verdi. Abdullah şöyle demiş:

 

Allah döğme yapan ve yaptıran kadınlara yüz yolan ve yolduranlara, güzellik için diş törpülettirenlere, Allah'ın yarattığı şekli değiştirenlere Iânet etmiştir. Bu söz Benî Esed kabilesinden Ümmü Ya'-kub denilen bir kadının kulağına varmış. Ümmü Ya'kub Kur'an okuyordu. Hemen Abdullah'a gelerek:

 

  Ne o senden kulağıma gelen söz! Sen döğme yapanlara ve yaptıranlara, yüzden kıl yolduranlara, güzellik için diş törpüîetenlere Allah'ın yarattığı şeklî değiştirenlere lanet okumuşsun! dedi. Abdullah da :

 

  Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in  Iânet ettiklerine ben neden lanet etmiyecekmişim. Hem bu Allah'ın kitabında vardır, cevâbını verdi. Kadın :

 

  Yemin olsun ben Mushafın iki kabuğu arasındakileri okudum. Ama bunu bulamadım, dedi. Abdullah :

 

  Gerçekten onu okudunsa mutlaka bulmuşsundur. Allah (Azze ve Celle);

 

«Size Resul ne getirdiyse onu alın! Sizi neden nehyetti ise hemen vazgeçin!» [Haşr 7] buyurmuştur, dedi. Bunun üzerine kadın:

 

  Gerçekten ben şimdi senin hanımının üzerinde bundan bir şey görüyorum, dedi. Abdullah:

 

  Git de bak! dedi. Arkacığından kadın Abdullah'ın hanımının yanına girdi. Fakat bir şey göremedi. Ve Abdullah'ın yanına gelerek:

 

  Bir şey görmedim, dedi. Abdullah:

 

  Bana bak, bu olsaydı biz onunla bir arada olamazdık. Mukabelesinde bulundu.

 

 

(2125) - حدثنا محمد بن المثنى وابن بشار. قالا: حدثنا عبدالرحمن (وهو ابن مهدي). حدثنا سفيان. ح وحدثنا محمد بن رافع. حدثنا يحيى بن آدم. حدثنا مفضل (وهو ابن مهلهل). كلاهما عن منصور، في هذا الإسناد، بمعنى حديث جرير. غير أن في حديث سفيان: الواشمات والمستوشمات. وفي حديث مفضل: الواشمات والموشومات.

 

{…}

Bize Muhammed b. Müsenna ile İbni Beşşâr rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Abdurrahman (Bu zât İbni Mehdi'dir) rivayet etti. (Dedikî): Bize Süfyân rivayet etti. H.

 

Bize Muhammed b. Rafi' dahî rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya b. Âdem rivayet etti. (Dediki): Bize Mufaddal (bu zât İbni Mühelhil'dir) rivayet etti.

 

Her iki râvi Mansûr'dan bu isnâdla Cerîr'in hadîsi mânâsında rivayette bulunmuşlardır. Şu kadar var ki, Süfyân'ın hadîsinde «Elvâşimat vel-Müstevşimat» Mufaddal'ın hadîsinde ise «El vâşîmât vel-Mevşûmat» denilmiştir.

 

 

2 م - (2125) وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة ومحمد بن المثنى وابن بشار. قالوا: حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة عن منصور، بهذا الإسناد، الحديث عن النبي صلى الله عليه وسلم. مجردا عن سائر القصة. من ذكر أم يعقوب.

 

{m-2}

Bize bu hadîsi Ebû Bekr b. Ebi Şeybe ile Muhammed b. Müsennâ ve İbnî Beşşâr dahî rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be, Mansûr'dan bu isnadla bu hadîsi şâir Ümmü Ya'kûb kıssasından mücerret olarak Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den rivayet etti.

 

 

3 م - (2125) وحدثنا شيبان بن فروخ. حدثنا جرير (يعني ابن حازم). حدثنا الأعمش عن إبراهيم، عن علقمة، عن عبدالله، عن النبي صلى الله عليه وسلم. بنحو حديثهم.

 

{m-3}

Bize Şeyban b. Ferrûh da rivayet etti. (Dediki): Bize Cerîr (yâni İbni Hazım) rivayet etti. (Dediki): Bize A'meş, İbrahim'den, o da Alkame'den, o da Abdullah'dan, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen yukarkilerin hadîsi gibi rivayette bulundu.

 

İzah 2126 da